Merhaba arkadaşlar!
Uzun zaman oldu bölüm yazmayalı. Bana yakın olanlar bilir arkadaşlar. Şu birkaç ay içinde bir çok cenazemiz oldu. En son iki hafta önce dedem rahmetli oldu. Belki aranızda bilen vardır. Ben beş yıldır dedemle yaşıyordum ve birden boşluğa düşmüş oldum. Hastalıklar, ve dahası... Bu yıl benim için pek kolay geçmedi doğrusu. Bu günümüze de şükür. Bölümler kısa aralıklarla gelmeye başlayacak. Hikayenin zaten finaline geldik. Birkaç bölümde final yapıp yeni serüvenlere yelken açmak istiyorum ama hikaye sanki beni bitirme diye yalvarıyor. Şuana kadar yazdığım en uzun soluklu hikaye oldu. Umarım sıkılmamışsınızdır.
Keyifli Okumalar!
***
Genç
kız kollarının arasında ki çocuğa bakarken derin bir iç çekti. Bir süredir
kafasındaki sesleri susturmaya çalışmış ama başarılı olamamıştı.
‘Aklımı
kaçırmış olmalıyım!’ diye kendi kendine söylenirken göğsüne daha çok sokulan
oğlanın başına dudaklarını değdirmişti. Akın arada uykusunda sıçrıyordu.
“Korkma
küçüğüm, yanındayım!” Sırf Akın için evliliği kabul ettiğine kendini inandırmak
için uğraşsa da beyninin bir köşesinde öyle olmadığını biliyordu. Sadece
kabullenmek için erkendi. Gözleri ağır bir şekilde kapanırken sabah olan
görüşmesine erkenden gitmeyi düşünüyordu.
“Günaydın
yeni gelin sabah sabah hazırlanıp nereye gidiyorsun?” Efsun Asena’yı
hazırlanmış odasından çıkarken görünce imayla gülümsemişti.
“Hamilesin
demem alırım façanı Efsun, uğraşma benimle.”
“Ama
seninle uğraşmak çok eğlenceli.”
“Görüşmem
var geç kalıyorum.”
“Benim
arabayı al istersen, ya da adamlardan biri bıraksın seni.” Asena genç kızı
onaylarken arabanın anahtarını alarak hızla konaktan ayrılmıştı. Özel bir
hastanede psikoloji üzerine eğitim verecekti. Ön görüşme için hastanenin
yetkilisi ile erkenden görüşmesi vardı. Hastanenin park yerine arabayı park
ederek ağır bir şekilde içinden çıkıp kısa bir an etrafına bakınmıştı. Beline
kadar inen dalgalı saçlarını omzundan geriye atarken arabayı kilitleyerek
hastaneye girmişti. Merkezde oldukça lüks bir hastaneydi burası. Dekorasyonu
resmen ben parayım diye bağırıyordu. Aşiret ağalarından birine ait olduğunu
duymuştu ancak hangisine ait olduğunu öğrenmemişti.
“Asena
Hanım?” Asena kendisine doğru gelen adamı görünce kaşları istem dışı
çatılmıştı.
“Evet!”
adam genç kızın önüne gelerek ellerini önüne ağlamıştı.
“Arif
beyin odası bu tarafta. Sizi bekliyordu.” Asena adamın mesafeli duruşundan
hoşlansa da bu şekilde karşılanmaktan hoşlanmamıştı. Özel bir muamele görüyordu
ve bu diğer personelin dikkatini çekmişti.
“Hastanenin
danışmanı yok mu neden siz karşılıyorsunuz?”
“Arif
bey öyle emretti. Bu taraftan!” adamın gösterdiği yöne doğru ilerlerken etraftakilerin
bakışlarını görebiliyordu. Merakla Asena’ya bakıyorlardı.
“Hastaneye
iş görüşmesine gelen herkese böyle mi davranılır?” adam kıza cevap vermezken
oldukça lüks bir kapıdan içeriye girmişlerdi.
“Arif
Bey, Asena Hanım geldi!” geniş maun masanın ardında dosyaları inceleyen adam
başını kaldırarak genç kıza baktığında Asena’nın kaşları daha da çatılmıştı.
“Merdan
Avcı!” ağzının içinden homurdanır gibi çıkan ses adamın gülmesine neden
olmuştu.
“Arif
Merdan Avcı, uzun zaman oldu Asena?” Asena omzunu silkerek cevap vermişti.
“Karşımda
olduğuna göre fazla uzun zaman olmamış. Büyük hata!”
“Hata
olan nedir?”
“Hastanenin
sahibini araştırmamak tabi!” adam gülerek yerinden kalkmıştı. Ağır adımlarla
genç kıza doğru ilerleyerek önünde durmuştu.
“Araştırsan
da bulamazdın, hoş geldin!” elini uzatan adama surat asarak cevap vermişti.
“Tokalaşmadığımı
unutmuşsun Merdan, seni burada görmeyi beklemiyordum.” Genç adam tokalaşmadan
vazgeçerek elini uzatarak “Belgelerini alayım,” dediğinde Asena bu kez
ciddiyetini koruyamayarak gülmüştü.
“İşi
kabul edeceğime eminsin yani?”
“Buraya
kadar boşuna gelmedin.” Genç kız belgeleri adama uzatırken Merdan yerine
geçerek kıza misafir koltuğunu göstermişti. Genç kız koltuğa otururken odayı
incelemeye başlamıştı. Oldukça büyük bir odaydı. Önemli toplantıların bu odada
yapıldığı kenarda yerleştirilen büyük masadan anlaşılıyordu. Köşelere
yerleştirilmiş canlı salon çiçekleri odaya bir ferahlık vermişti. Hastanenin
şatafatı göz önüne alındığında oda oldukça sade ve sıradan döşenmişti.
“Yarın
iş başı yapabilir misin? Senin ayarında hastalarımız var.” Merdan ciddi bir
şekilde sorarken Asena başını sallamıştı.
“Elbette,
seninle çalışmak güzel olacak. En azından göbekli ağalardan değilsin!” kızın
sözlerine gülen adam geriye yaslayarak gözlerini kıza dikmişti
“Neden
bana öyle bakıyorsun?”
“Yuvana
dönmene sevindim. Urfa’yı ne kadar sevdiğini en iyi bilenlerdenim. Hem senin şu
yakın arkadaşın da burada. Duyduğuma göre Hikmet beyin gelini olmuş. O kızın
evleneceğini düşünmemiştim.”
“Efsun’dan
mı bahsediyorsun? Beraberiz zaten, biz hiç ayrılmadık ki?”
“Şaşırmadım,
kocasını tanıyorum. Dürüst bir avukat, o kıza dayandığına göre sabırlı da
olmalı.” Merdan gülerken Asena’nın “Kaynım diye demiyorum ama Ali oldukça
sabırlı biri!” dediğinde genç adam az kalsın tükürüğünde boğulacaktı. Güçlükle
nefes alan genç adam şaşkınlıkla genç kıza bakarken bu kez gülen Asena olmuştu.
Merdan ellerini masaya koyarak hızla yerinden kalkmıştı.
“Evleniyor
musun? Benim niye haberim yok?” adam oldukça şaşkındı. Günay aşiretini bilmeyen
yoktu. Urfa’nın ileri gelen söz sahibi olan aşiretine onlarda mensuptu ancak
Merdan pek aile işine karışmadığı için ağalık beylik toplantılarına katılmazdı.
Bu tarz toplantılardan hiç hoşlanmazdı.
“Davetiyeyi
sana gönderirim.” Asena’nın sözleriyle genç adamın şaşkınlığı daha da artmıştı.
“Sen
ciddisin. Gerçekten Günay aşiretine gelin mi gidiyorsun?” adamın şaşkınlığı o
kadar gerçekçiydi ki genç kız biran kendini sorgulamıştı. Günay’ların büyük bir
aşiret olduğunu biliyordu ancak Merdan’ın neden inanmadığını anlamıyordu. Asena
cevap verecekken telefonu çalınca duraksamıştı.
“Görüşmeye
gelirken telefonunu sessize almamak hiç senlik değil, yakıştıramadım.” Merdan’a
göz devirerek ekrana bakan genç kız sadece numara görünce gözlerini kısmıştı.
Telefon numarası kayıtlı değildi. Arama sona erdiğinde telefonu çantasına
atacakken yeniden çalmaya başlamıştı.
“Aç
artık kim olduğunu merak ettim.” Asena Merdan’ın sözleriyle telefona cevap
vermişti. Karşıdan gelen sesle duraksayan genç kız yutkunarak “Telefonun
kayıtlı değildi,” dediğinde Merdan tek kaşını kaldırmıştı. Kızın elinin
titremesi, göz bebeklerinin parlaması genç adamın dikkatinden kaçmamıştı.
“Neredesin?”
“Ben
çalışacağım hastaneye iş görüşmesine geldim.” Karşı tarafta kısa bir sessizlik
olduktan sonra cevap gelmişti.
“Hangi
hastanedesin?” Asena karşısında kendisine imayla bakan adama kaşlarını çatarak
bakmıştı. Genç kız hastanenin adını verdiğinde “Geliyorum ben gelmeden çıkma!”
diyerek telefonu kapatan adamla duraksamıştı.
“Ne
oldu? Arayan kimdi?”
“Kocam!”
kızın cevabıyla Merdan kahkaha atmıştı.
“Kocan
hangisi?” Asena derin bir iç çekerek “Erkan,” dediğinde genç adamın gözleri
büyümüştü.
“Hadi
be? Onu nasıl elde ettin? Adamın peşinde aşiretteki liderlerin kızları var!
Bunu ben bile duydum!” genç adamın sözleriyle Asena sinirlenmişti.
“Ne
demek aşiret kızları peşinde? Parçalarım onları!” Merdan iki elini kaldırarak
bir adım geri gitmişti. Yüzünde hala pis bir sırıtma vardı.
“Yavaş
dişi kurt, ben bir şey demedim. Hem adam başını kaldırıp kimseye bakmıyormuş.
Sana nasıl baktı?” Asena adamın her sözünde sinirleniyordu.
“Bak
arkadaş demem fena yaparım seni Merdan, düzgün konuş. Benim neyim var ki bana
bakmayacakmış. O dönüp aynaya baksın,” kızın sözleriyle adam yeniden gülmüştü.
Merdan ofis telefonunun çalmasıyla gülerek telefona cevap vermişti.
“Geliyoruz!”
genç adam göz kırparak “Seninki hastaneye giriş yapmış, hadi karşılayalım.” Asena
çantasını alarak kapıya yönelmişti. Erkan’ın neden hastaneye kadar onu almaya
geldiğini merak ediyordu.
“Biraz
acele et.” Arkasından gelen adama çıkışan genç kız onun sırıtmasına ters ters
bakmıştı.
Genç
adam hastanenin kapısından içeriye girdiği andan beri ilgi odağı olmuştu. Onu
tanıyanlar saygıyla selam verirken neden hastanede olduğunu merak etmişti.
Aşiret liderinin kardeşi olarak ayrı bir ilgi görse de asıl alaka adamın dik
duruşu ve eski karısıyla olan olaylı boşanma sürecindeki gözü karalığından
gelen büyük saygıydı.
“Erkan
ağam geçmiş olsun, bir yaramazlık yoktur inşallah.” Genç adam kendisine selam
veren adama hafif baş selamı vererek cevap vermişti.
“Çok
şükür bir sağlık sorunumuz yok.”
“E
o vakit hastanemize sizi getiren nedir? Birini mi ziyaret edeceksiniz?”
“Yok
karımı almaya geldim!” adamın ‘karım’ sözünden sonra adam duraksamıştı.
“Karınız
mı? Evlendiniz mi? Duymamıştık, hayırlı olsun!”
“Eyvallah,
daha duyurusunu yapmadık. Yakında sünnet düğünü olacak biliyorsunuz, orada
duyurusu yapılacak.” Genç adam samimi konuştuğu adamın ardına bakarken ileriden
gelen genç kızı görünce duraksamıştı. Gözleri avını yakalayacak avcı gibi Asena
ve onunla konuşarak gelen Merdan’ın üzerine odaklanmıştı.
“Erkan
ağam…” genç adam kendisine seslenen adama kısa bir bakış atarken hemen gözleri
odağını bulmuştu.
Asena
hızlı adımlarla kocasına doğru ilerlerken adamın bakışlarını görünce
yutkunmuştu. Urfa’nın sıcağında teni kavrulmuş olan adamın parlak ela gözleri
uzaktan bile parlıyordu. Alev alan bakışlar genç kızın yutkunmasına neden
olmuştu.
“Merhaba
Erkan Bey, ben hastanenin yöneticisi Arif Merdan Avcı, sizi hastanemizde görmek
ne güzel. Tabi hasta değilseniz!” Arif elini uzatarak genç adamla tokalaşmıştı.
Erkan kibar bir şekilde konuşan adama aynı şekilde karşılık vermişti.
“Çok
şükür bir rahatsızlığımız yok. Asena’nın burada olması bir yandan iyi oldu.
Resmi nikah için sağlık kontrolü yapmamız gerekiyor. Testleri burada
yaptıralım. Sonra da diğer işlemler için gitmemiz gerekiyor.” Asena adamın
sözleriyle yutkunmuştu. Etraftakiler dikkatle onları izlerken Erkan bakışları
umursamadan uzanarak Asena’nın elini tutup genç kızı yanına çekmişti.
“Öyle
mi? Asena okuldan arkadaşımdır, onun adına sevindim. Hayırlı olsun, arkadaşlar
size yardımcı olur.” Asena o kadar şaşkındı ki genç adamın avucunun içindeki
eli heyecandan titremeye başlamıştı.
“Hanımım
Allah mesut etsin.” Adamlar şaşkınlıkla ikilinin birleşen eline bakıyordu. Yeni
bir dedikodu furyasının başlayacağı muhakkaktı. Özellikle Erkan ağanın harama
el uzatmayacağından emin olan ahali Asena ile nikahlarının kıyıldığını kısa
sürede tüm Urfa’ya yayacaktı.
“Hadi
şu testleri yapıp Akın’ı almaya okula gidelim. Bugün erken çıktığın için yüzü
asıktı.”
“Bu
gösteriye gerek var mıydı? Hastanede herkes senin karı olduğumu bilmek zorunda
değil.”
“Neden,
utanıyor musun?” ikili ilerlerken atışmaya devam ediyordu. Peşlerinde iki
koruma vardı. Asena derin bir nefes alarak “Ne münasebet, neden utanayım?”
dediğinde Erkan duraksayarak genç kıza dönmüştü.
“İyi,
çünkü biz utanılacak bir şey yapmıyoruz. Helalimin elini tutuyorum, herkes
senin kim olduğunu bilmeli ona göre davranmalı. Şimdi şu testleri yaptıralım.”
Asena adamın sözleriyle yutkunmuştu. Erkan’ın sahiplenici olduğunu elbette ki
biliyordu ancak kendisini bu kadar kolay kabullenmesi kızı düşündürmüştü.
“Burada
çalışacağını bilmiyordum, daha önce söyleseydin seni ben bırakırdım.”
“Çalışmama
engel olmayacağını mı anlamalıyım bu sözlerden?”
“Elbette,
çalışmak istiyorsan çalışabilirsin. Evlensek bile herkesin kendi özgür alanı
olmalı. Birbirimizin tercihlerine saygı duymalıyız. Bu eli tuttuysam hakkını
vermek isterim Asena!” Asena adamın ciddi ifadesi karşısında ne söyleyeceğini
bilememişti. Sessizce testler yapılmış, sonrada hastaneden ayrılmışlardı. Arabada
büyük bir sessizlik hakimdi. Sessizliğe daha fazla dayanamayan genç kız yana
dönerek arabayı kullanan genç adama bakmıştı.
“Söyle
ne söyleyeceksen, içinde durdukça kıvranıyorsun.” Erkan kıza bakmadan
konuşurken Asena gözlerini kısarak söylenmişti.
“Şimdi
ne olacak?”
“Ne
gibi?”
“Evlendik,
hem de yıldırım nikahıyla. Hiç düşünmeden. Evlilik bu kadar basit olmamalı.”
“Basit
mi? Evlilik konusunda asla şaka yapmam. Sende ciddiye alsan iyi edersin.”
“Anladık,
hemen celallenme,” Asena geriye yaslanırken Erkan derin bir nefes alarak
sormuştu.
“Yarın
seninle kalacağımız yere bakarız. Eminim seveceğin bir ev buluruz.” Erkan’ın
sözleriyle Asena hızla ona dönmüştü.
“Konakta
kalmayacak mıyız? Neden ev bakıyoruz?” Erkan kızın sözleriyle duraksamıştı.
“Konak
kalabalık orada yaşamak istemeyeceğini düşündüm.”
“Yanlış
düşündün. Aileni seviyorum. Bu yaşıma kadar tek başınaydım. Bundan sonra
kalabalık içinde yaşamak istiyorum.”
“Ailem
için evlendiğini düşüneceğim.”
“Ebette,
senin kara kaşına kara gözüne hayran değiliz herhalde.” Erkan kızın sözlerine
gülmemek için kendisini zor tutmuştu. Menekşe ailesiyle kalmaktan hoşlanmazdı.
Bu yüzden çok kavga etmişlerdi. Düşününce ne kadar aptal olduğunu hissediyordu.
“Benim
gözlerim ela, kara değil” Asena adamın sözleriyle şapşal bir şekilde ona
bakmıştı. İfadesi o kadar komikti ki Erkan dayanamayarak kahkaha atmıştı. Genç
kız adamın ahenkli gülüşüyle yutkunmuştu. Uzun zamandır onun böyle güldüğünü
sanmıyordu.
“Daha
sık gülmelisin.” Genç adam kızın uyarısıyla duraksamıştı. Yüzündeki gülümseme
yavaş bir şekilde dinerken genç adam uzun zamandır gülmediğini fark etmişti.
“Konakta
kalmak istediğine emin misin?” Erkan lafı değiştirerek sormuştu.
“Elbette,
Sevim anne ve diğerlerini seviyorum. Bana kendi kızı gibi davranıyor. Baban ve
ağabeyin güvenebileceğim bir dağ gibi.”
“Bundan
sonra bir şey olduğunda arayacağın ilk kişi ben olacağım. Karımın benden önce
babam dahi olsa yardım istemesini istemiyorum.” Asena adamın sözlerine sessiz
kalmıştı. İçten içe içi huzurla dolarken başını yan tarafa çevirerek geride
bıraktıkları yolu izlemeye başladı. Sessiz devam eden yolculukla okula kadar
varmışlardı. Akın’ı alarak konağa döndüklerinde konakta hummalı bir hazırlık
yapılıyordu. Sünnet düğünü için çalışan sayısı arttırılmış, düğün için gelen aile
üyeleri ve çocukları konak ana-baba günü gibiydi.
“Hoş
geldiniz? Siz birlikte miydiniz?” Sevim hanım arabadan inen yeni çifte
gülümseyerek bakarken Asena ilk kez kadından utandığını hissetmişti.
“Hastaneden
geliyoruz anne, nikah için gerekli testleri yaptırdık.”
“Öyle
mi? Abinler çalışma odasında yanlarına git.” Erkan karısına kısa bir bakış
attıktan sonra annesinin yanağını öperek çalışma odasına doğru ilerlemişti.
Asena kolunu Akın’ın omzuna atarak yanağını okşadı.
“Acıktın
mı Akın, birlikte mutfağa gidelim mi?”
“Kızım
sen yorulmuşsundur ben yediririm çocuğu.” Sevim hanım Asena’nın boştaki elini
tutarak gülümsemişti.
“Anne
sen benden daha yorgunsun. Biraz dinlensen mi artık. Konakta bunca insan var
sen neden bu kadar yoruluyorsun.” Kadın şefkatle Asena’ya bakarken derin bir iç
çekmişti.
“Çok
şükür bütün evlatlarım yuvasını kurdu. Bir Gül’üm kaldı onu da hayırlısıyla bir
yuvasını kurduğunu görsek.”
“Anne
ben böyle iyiyim, dizinizin dibinden ayrılmayacağım.” Gül annesinin boynuna
sarılırken Asena anne kıza imrenerek bakmıştı.
“Öyle
deme kızım bak kardeşlerin hepsi evlendi, yuvasını kurdu. Çocukları var sende
anne olmak istemez misin?” Gül annesinin yanaklarını öperek gülmüştü.
“Nasip
be annem, demek ki benim nasibim henüz gelmemiş.” Gül Asena’ya göz kırparken
Akın elini sallayarak “Acıktım Asena abla, hadi gidelim,” dedi. İkili mutfağa
giderken Sevim Hanım derin bir iç çekti.
“Ee
Sevim sultan gönlüne göre bir gelin buldun, nasıl hissediyorsun?”
“Çok
şükür kızım, abin bir daha evlenmeyecek diye çok korkuyordum.”
“Abimi
karambole getirdiniz görmedim sanma. Gerçi yengem çok güzel, abim kayıtsız
kalmayacaktır.”
“Elbette
kalmayacak. Abin istemeseydi o nikahı kıyar mıydı? Bence kızı beğeniyor.”
“Beğenmemek
mümkün mü? Yengem afet, Urfa’da güzelliği konuşuluyor. Abimin canı çok
sıkılacak.”
“Sakin
Erkan’ın yanında bundan bahsetme, biliyorsun kıskanç bir yapısı var. Kızı
üzmesin.” Gül ağzına fermuar çekerken derin bir nefes almıştı. Etrafında mutlu
aileler vardı. Üstelik en imrendiği çift merdivenlerden aşağıya iniyordu. Abisi
ikinci evliliğinde mutluluğu yakalamıştı. Karısına aşkla bakan gözlerini
izlemek büyük keyifti. Üstelik ağa olmasına aldırmadan karısına olan sevgisini
göstermekten çekinmiyordu. Birçok yaşlı ağanın ağabeyini kınadığını biliyor,
ağabeyinin onlara aldırış etmemesini hayranlıkla izliyordu.
“O
muhabbetiniz bol olsun ağam! İşler yoğun bakıyorum.” Gül Erhan ve Çisem’e
seslenerek gülmüştü. Erhan kız kardeşine bakarak göz kırpmıştı.
“Sağ
olasın bacım, yengeni ikna edebilirsem sünnetten sonra tatile çıkacağız.”
“Gidin
kızım niye kabul etmiyorsun?”
“Nasıl
edeyim anne, çocuklar yeni sünnet olacak, iyileşmelerini bekleyeceğiz. Hem
düğünümüz de olacak.”
“Sen
onları dert etme yenge, birkaç günlüğüne gidin işte. Hem belki bana yeni bir
yeğen yaparsınız. Malum sizden olanlar pek sevimli oluyor. Bebek severiz.”
Çisem şaşkınlıkla gözlerini büyütürken Sevim hanımdan utanarak bakışlarını
kaçırmıştı. Erhan ise karısının kızaran yanaklarına hayranlıkla bakarak kolunu
omzuna atıp şakağını öpmüştü.
“Erhan
ne yapıyorsun annenin önünde?”
“Karımı
utandırma Gül, bebek sevmek istiyorsan evlen kendi bebeğini sev. Bize bu kadar
çocuk yeter.” Erhan annesinin de başını öperek yanlarından ayrılırken
kardeşinin sözlerine gülmüştü.
“Hiçbiriniz
babama çekmedi, adam tek başına futbol takımı kurdu.”
“Sen
iyice edepsiz oldun kızım, en kısa sürede senin çöpünü de bağlayacağım.” Sevim
hanım kızına kızarak yanlarından ayrılırken Çisem endişeli bir şekilde
kendisine bakan görümcesine imayla gülmüştü.
“Hadi
hayırlı olsun görümce, annen seni evlendirmeyi kafaya koydu. Geçenlerde yine
görücü gelmişti sana. Söylemedi deme, annen bu adaylara sıcak bakıyor.”
“Saçmalama
yenge o ne demek. Tanımadığım biriyle evlenmem. Hem bende sevmek istiyorum.”
“Seversin
işte, bir tanış çocukla. Duyduğuma göre talibin ağaymış.” Gül gözleri büyüyerek
düşünmeye başlamıştı.
“Hangi
ağa, kim? Yenge ortaya laf atıp kaçamazsın. Ben ağa falan istemiyorum.”
Çisem’in peşinden koştururken çırpınışlarını izleyen ağabeyleri ona gülüyordu.
0***0
Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Bir sonraki bölüm olaylı ve aksiyonlu olacak gibi. Kendinize dikkat edin. En önemli şey sağlıktır. Salgın var ve sağolsun beni de pas geçmedi. En güzele emanetsiniz.

Emeğine sağlık yazarım
YanıtlaSilCok ozlemisim kitabi kırk kere basa sarsamda bikmadigim kitaplar arasinda
YanıtlaSilÖzlemişiz geri dönmeye sevindim rabbim güzel günler göstersin
YanıtlaSilAllahım yeni bölüm altın bulmuş kadar sevindim sanırım
YanıtlaSilBen asıl menekşeyi merak ediyorum ne yapacak duyunca gül kimin ile evlenecek onu nasıl bir aşk bekliyor bunlardan olaysız aşk çıkmaz
Ellerine sağlık çok güzel bölümdü
YanıtlaSilAllah sabırlar versin ,mekanı cennet olsun canım
YanıtlaSilHikaye kendini devam ettiriyor ,su gibi akıyor bence de gittiği yere kadar devam
YanıtlaSilSeri olarak kitap olur inşaAllah ellerine yüreğine sağlık canım
YanıtlaSilDaha Erkan ağa evlenecek sonra Gül var ve Ahmet'in karısı bir ayar istiyor pek gözüm tutmadı bence bu hikaye devam etse çok güzel olur
YanıtlaSilEvet ya bitmesinn
SilSabırsızlıkla yeni bölümü bekliyorum
YanıtlaSilGeşmiş olsun ,sende en güzeline emanetsin
YanıtlaSilÖzlemişim harikaydı kalemine sağlık
YanıtlaSilCanım başınız sağolsun Allah sabırlar versin
YanıtlaSilEline emeğine yüreğine sağlık yine güzel bir bölüm olmuş severek okudum
YanıtlaSilBaşınız sağ olsun canım Allah sabır versin
YanıtlaSilEline emeğine sağlık canım bölüm harika olmuş
YanıtlaSilAllah rahmet eylesin mekanları cennet olsun inşallah
YanıtlaSilÖzlemişim bu çiftleri Gül ü isteyen acaba Merdan ağa olabilir mi emeğine yüreğine sağlık güzel bölümdü
YanıtlaSilEllerinize emeğinize güzel yüreğinize sağlık. Çok güzel bir bölümdü 🧿🍀
YanıtlaSilKalemine sağlık
YanıtlaSilGine güzel bir bölüm olmuş emeğine sağlık
YanıtlaSilHarika mı harika bir bölümdü💓💓
YanıtlaSilEllerine emeğine saglik çok guzel olmuş 🥰👍👏👏👏🥰💖
YanıtlaSilBaşınız sağ olsun. Rabbim nurlar içinde yatırdım.
YanıtlaSilGül'ün nasibi de merdan olurmuş çok eğlenceli olurlar.😁 😁
Güzel olur:)
SilGül senin nasibin de Merdan olurmuş😁 belki baban gibi takımı sen kurarsın. 😁Ailenin eğlencesi olurlar valla.😁 Asena ,Erkan Ağa'nın etrafında kadın bırakmaz paralar . Merdan aileye girerse daha eğlenceli olur ya😄
YanıtlaSil📌Bu arada aslında watsapta bir kanal açıp hikayeleri oradan yayınlamakta iyi olabilir.
olabilir aslında. Ama kelime sınırlaması yok mu onda?
SilBaşınız sağolsun çok zor evden bir nefesin eksilmesi Allah sabır versin geldimi hep üst üste gelir zaten ben de önce babamı 1 yıl.sonra hem amcamı amcamdan 2 Ay sonra da kuzenimi kaybettim 2023 yılında elbistan depreminde tam 7 kuzenimi kaybettim ama Allah büyük acının da sabrını veriyor bize düşen kalan ömrü muzu güzel tamamlamak
YanıtlaSilBölüm okumayı özlemişim ya. Güle sanırım şu Merdan olacak Asenanın arkadaş. Asena ve Erkanı okumak güzeldi. Diğerlerini de okuyalım. Bu kitap hiç bitmesin istiyorum şahsen . Emeginize sağlık
YanıtlaSil