Sevgiye Susamış Kalpler 88. Bölüm

 



Merhaba arkadaşlar!

Uzun zaman oldu bölüm yazmayalı. Bana yakın olanlar bilir arkadaşlar. Şu birkaç ay içinde bir çok cenazemiz oldu. En son iki hafta önce dedem rahmetli oldu. Belki aranızda bilen vardır. Ben beş yıldır dedemle yaşıyordum ve birden boşluğa düşmüş oldum. Hastalıklar, ve dahası... Bu yıl benim için pek kolay geçmedi doğrusu. Bu günümüze de şükür. Bölümler kısa aralıklarla gelmeye başlayacak. Hikayenin zaten finaline geldik. Birkaç bölümde final yapıp yeni serüvenlere yelken açmak istiyorum ama hikaye sanki beni bitirme diye yalvarıyor. Şuana kadar yazdığım en uzun soluklu hikaye oldu. Umarım sıkılmamışsınızdır. 

Keyifli Okumalar!


***

Genç kız kollarının arasında ki çocuğa bakarken derin bir iç çekti. Bir süredir kafasındaki sesleri susturmaya çalışmış ama başarılı olamamıştı.

‘Aklımı kaçırmış olmalıyım!’ diye kendi kendine söylenirken göğsüne daha çok sokulan oğlanın başına dudaklarını değdirmişti. Akın arada uykusunda sıçrıyordu.

“Korkma küçüğüm, yanındayım!” Sırf Akın için evliliği kabul ettiğine kendini inandırmak için uğraşsa da beyninin bir köşesinde öyle olmadığını biliyordu. Sadece kabullenmek için erkendi. Gözleri ağır bir şekilde kapanırken sabah olan görüşmesine erkenden gitmeyi düşünüyordu.

“Günaydın yeni gelin sabah sabah hazırlanıp nereye gidiyorsun?” Efsun Asena’yı hazırlanmış odasından çıkarken görünce imayla gülümsemişti.

“Hamilesin demem alırım façanı Efsun, uğraşma benimle.”

“Ama seninle uğraşmak çok eğlenceli.”

“Görüşmem var geç kalıyorum.”

“Benim arabayı al istersen, ya da adamlardan biri bıraksın seni.” Asena genç kızı onaylarken arabanın anahtarını alarak hızla konaktan ayrılmıştı. Özel bir hastanede psikoloji üzerine eğitim verecekti. Ön görüşme için hastanenin yetkilisi ile erkenden görüşmesi vardı. Hastanenin park yerine arabayı park ederek ağır bir şekilde içinden çıkıp kısa bir an etrafına bakınmıştı. Beline kadar inen dalgalı saçlarını omzundan geriye atarken arabayı kilitleyerek hastaneye girmişti. Merkezde oldukça lüks bir hastaneydi burası. Dekorasyonu resmen ben parayım diye bağırıyordu. Aşiret ağalarından birine ait olduğunu duymuştu ancak hangisine ait olduğunu öğrenmemişti.

“Asena Hanım?” Asena kendisine doğru gelen adamı görünce kaşları istem dışı çatılmıştı.

“Evet!” adam genç kızın önüne gelerek ellerini önüne ağlamıştı.

“Arif beyin odası bu tarafta. Sizi bekliyordu.” Asena adamın mesafeli duruşundan hoşlansa da bu şekilde karşılanmaktan hoşlanmamıştı. Özel bir muamele görüyordu ve bu diğer personelin dikkatini çekmişti.

“Hastanenin danışmanı yok mu neden siz karşılıyorsunuz?”

“Arif bey öyle emretti. Bu taraftan!” adamın gösterdiği yöne doğru ilerlerken etraftakilerin bakışlarını görebiliyordu. Merakla Asena’ya bakıyorlardı.

“Hastaneye iş görüşmesine gelen herkese böyle mi davranılır?” adam kıza cevap vermezken oldukça lüks bir kapıdan içeriye girmişlerdi.

“Arif Bey, Asena Hanım geldi!” geniş maun masanın ardında dosyaları inceleyen adam başını kaldırarak genç kıza baktığında Asena’nın kaşları daha da çatılmıştı.

“Merdan Avcı!” ağzının içinden homurdanır gibi çıkan ses adamın gülmesine neden olmuştu.

“Arif Merdan Avcı, uzun zaman oldu Asena?” Asena omzunu silkerek cevap vermişti.

“Karşımda olduğuna göre fazla uzun zaman olmamış. Büyük hata!”

“Hata olan nedir?”

“Hastanenin sahibini araştırmamak tabi!” adam gülerek yerinden kalkmıştı. Ağır adımlarla genç kıza doğru ilerleyerek önünde durmuştu.

“Araştırsan da bulamazdın, hoş geldin!” elini uzatan adama surat asarak cevap vermişti.

“Tokalaşmadığımı unutmuşsun Merdan, seni burada görmeyi beklemiyordum.” Genç adam tokalaşmadan vazgeçerek elini uzatarak “Belgelerini alayım,” dediğinde Asena bu kez ciddiyetini koruyamayarak gülmüştü.

“İşi kabul edeceğime eminsin yani?”

“Buraya kadar boşuna gelmedin.” Genç kız belgeleri adama uzatırken Merdan yerine geçerek kıza misafir koltuğunu göstermişti. Genç kız koltuğa otururken odayı incelemeye başlamıştı. Oldukça büyük bir odaydı. Önemli toplantıların bu odada yapıldığı kenarda yerleştirilen büyük masadan anlaşılıyordu. Köşelere yerleştirilmiş canlı salon çiçekleri odaya bir ferahlık vermişti. Hastanenin şatafatı göz önüne alındığında oda oldukça sade ve sıradan döşenmişti.

“Yarın iş başı yapabilir misin? Senin ayarında hastalarımız var.” Merdan ciddi bir şekilde sorarken Asena başını sallamıştı.

“Elbette, seninle çalışmak güzel olacak. En azından göbekli ağalardan değilsin!” kızın sözlerine gülen adam geriye yaslayarak gözlerini kıza dikmişti

“Neden bana öyle bakıyorsun?”

“Yuvana dönmene sevindim. Urfa’yı ne kadar sevdiğini en iyi bilenlerdenim. Hem senin şu yakın arkadaşın da burada. Duyduğuma göre Hikmet beyin gelini olmuş. O kızın evleneceğini düşünmemiştim.”

“Efsun’dan mı bahsediyorsun? Beraberiz zaten, biz hiç ayrılmadık ki?”

“Şaşırmadım, kocasını tanıyorum. Dürüst bir avukat, o kıza dayandığına göre sabırlı da olmalı.” Merdan gülerken Asena’nın “Kaynım diye demiyorum ama Ali oldukça sabırlı biri!” dediğinde genç adam az kalsın tükürüğünde boğulacaktı. Güçlükle nefes alan genç adam şaşkınlıkla genç kıza bakarken bu kez gülen Asena olmuştu. Merdan ellerini masaya koyarak hızla yerinden kalkmıştı.

“Evleniyor musun? Benim niye haberim yok?” adam oldukça şaşkındı. Günay aşiretini bilmeyen yoktu. Urfa’nın ileri gelen söz sahibi olan aşiretine onlarda mensuptu ancak Merdan pek aile işine karışmadığı için ağalık beylik toplantılarına katılmazdı. Bu tarz toplantılardan hiç hoşlanmazdı.

“Davetiyeyi sana gönderirim.” Asena’nın sözleriyle genç adamın şaşkınlığı daha da artmıştı.

“Sen ciddisin. Gerçekten Günay aşiretine gelin mi gidiyorsun?” adamın şaşkınlığı o kadar gerçekçiydi ki genç kız biran kendini sorgulamıştı. Günay’ların büyük bir aşiret olduğunu biliyordu ancak Merdan’ın neden inanmadığını anlamıyordu. Asena cevap verecekken telefonu çalınca duraksamıştı.

“Görüşmeye gelirken telefonunu sessize almamak hiç senlik değil, yakıştıramadım.” Merdan’a göz devirerek ekrana bakan genç kız sadece numara görünce gözlerini kısmıştı. Telefon numarası kayıtlı değildi. Arama sona erdiğinde telefonu çantasına atacakken yeniden çalmaya başlamıştı.

“Aç artık kim olduğunu merak ettim.” Asena Merdan’ın sözleriyle telefona cevap vermişti. Karşıdan gelen sesle duraksayan genç kız yutkunarak “Telefonun kayıtlı değildi,” dediğinde Merdan tek kaşını kaldırmıştı. Kızın elinin titremesi, göz bebeklerinin parlaması genç adamın dikkatinden kaçmamıştı.

“Neredesin?”

“Ben çalışacağım hastaneye iş görüşmesine geldim.” Karşı tarafta kısa bir sessizlik olduktan sonra cevap gelmişti.

“Hangi hastanedesin?” Asena karşısında kendisine imayla bakan adama kaşlarını çatarak bakmıştı. Genç kız hastanenin adını verdiğinde “Geliyorum ben gelmeden çıkma!” diyerek telefonu kapatan adamla duraksamıştı.

“Ne oldu? Arayan kimdi?”

“Kocam!” kızın cevabıyla Merdan kahkaha atmıştı.

“Kocan hangisi?” Asena derin bir iç çekerek “Erkan,” dediğinde genç adamın gözleri büyümüştü.

“Hadi be? Onu nasıl elde ettin? Adamın peşinde aşiretteki liderlerin kızları var! Bunu ben bile duydum!” genç adamın sözleriyle Asena sinirlenmişti.

“Ne demek aşiret kızları peşinde? Parçalarım onları!” Merdan iki elini kaldırarak bir adım geri gitmişti. Yüzünde hala pis bir sırıtma vardı.

“Yavaş dişi kurt, ben bir şey demedim. Hem adam başını kaldırıp kimseye bakmıyormuş. Sana nasıl baktı?” Asena adamın her sözünde sinirleniyordu.

“Bak arkadaş demem fena yaparım seni Merdan, düzgün konuş. Benim neyim var ki bana bakmayacakmış. O dönüp aynaya baksın,” kızın sözleriyle adam yeniden gülmüştü. Merdan ofis telefonunun çalmasıyla gülerek telefona cevap vermişti.

“Geliyoruz!” genç adam göz kırparak “Seninki hastaneye giriş yapmış, hadi karşılayalım.” Asena çantasını alarak kapıya yönelmişti. Erkan’ın neden hastaneye kadar onu almaya geldiğini merak ediyordu.

“Biraz acele et.” Arkasından gelen adama çıkışan genç kız onun sırıtmasına ters ters bakmıştı.

Genç adam hastanenin kapısından içeriye girdiği andan beri ilgi odağı olmuştu. Onu tanıyanlar saygıyla selam verirken neden hastanede olduğunu merak etmişti. Aşiret liderinin kardeşi olarak ayrı bir ilgi görse de asıl alaka adamın dik duruşu ve eski karısıyla olan olaylı boşanma sürecindeki gözü karalığından gelen büyük saygıydı.

“Erkan ağam geçmiş olsun, bir yaramazlık yoktur inşallah.” Genç adam kendisine selam veren adama hafif baş selamı vererek cevap vermişti.

“Çok şükür bir sağlık sorunumuz yok.”

“E o vakit hastanemize sizi getiren nedir? Birini mi ziyaret edeceksiniz?”

“Yok karımı almaya geldim!” adamın ‘karım’ sözünden sonra adam duraksamıştı.

“Karınız mı? Evlendiniz mi? Duymamıştık, hayırlı olsun!”

“Eyvallah, daha duyurusunu yapmadık. Yakında sünnet düğünü olacak biliyorsunuz, orada duyurusu yapılacak.” Genç adam samimi konuştuğu adamın ardına bakarken ileriden gelen genç kızı görünce duraksamıştı. Gözleri avını yakalayacak avcı gibi Asena ve onunla konuşarak gelen Merdan’ın üzerine odaklanmıştı.

“Erkan ağam…” genç adam kendisine seslenen adama kısa bir bakış atarken hemen gözleri odağını bulmuştu.

Asena hızlı adımlarla kocasına doğru ilerlerken adamın bakışlarını görünce yutkunmuştu. Urfa’nın sıcağında teni kavrulmuş olan adamın parlak ela gözleri uzaktan bile parlıyordu. Alev alan bakışlar genç kızın yutkunmasına neden olmuştu.

“Merhaba Erkan Bey, ben hastanenin yöneticisi Arif Merdan Avcı, sizi hastanemizde görmek ne güzel. Tabi hasta değilseniz!” Arif elini uzatarak genç adamla tokalaşmıştı. Erkan kibar bir şekilde konuşan adama aynı şekilde karşılık vermişti.

“Çok şükür bir rahatsızlığımız yok. Asena’nın burada olması bir yandan iyi oldu. Resmi nikah için sağlık kontrolü yapmamız gerekiyor. Testleri burada yaptıralım. Sonra da diğer işlemler için gitmemiz gerekiyor.” Asena adamın sözleriyle yutkunmuştu. Etraftakiler dikkatle onları izlerken Erkan bakışları umursamadan uzanarak Asena’nın elini tutup genç kızı yanına çekmişti.

“Öyle mi? Asena okuldan arkadaşımdır, onun adına sevindim. Hayırlı olsun, arkadaşlar size yardımcı olur.” Asena o kadar şaşkındı ki genç adamın avucunun içindeki eli heyecandan titremeye başlamıştı.

“Hanımım Allah mesut etsin.” Adamlar şaşkınlıkla ikilinin birleşen eline bakıyordu. Yeni bir dedikodu furyasının başlayacağı muhakkaktı. Özellikle Erkan ağanın harama el uzatmayacağından emin olan ahali Asena ile nikahlarının kıyıldığını kısa sürede tüm Urfa’ya yayacaktı.

“Hadi şu testleri yapıp Akın’ı almaya okula gidelim. Bugün erken çıktığın için yüzü asıktı.”

“Bu gösteriye gerek var mıydı? Hastanede herkes senin karı olduğumu bilmek zorunda değil.”

“Neden, utanıyor musun?” ikili ilerlerken atışmaya devam ediyordu. Peşlerinde iki koruma vardı. Asena derin bir nefes alarak “Ne münasebet, neden utanayım?” dediğinde Erkan duraksayarak genç kıza dönmüştü.

“İyi, çünkü biz utanılacak bir şey yapmıyoruz. Helalimin elini tutuyorum, herkes senin kim olduğunu bilmeli ona göre davranmalı. Şimdi şu testleri yaptıralım.” Asena adamın sözleriyle yutkunmuştu. Erkan’ın sahiplenici olduğunu elbette ki biliyordu ancak kendisini bu kadar kolay kabullenmesi kızı düşündürmüştü.

“Burada çalışacağını bilmiyordum, daha önce söyleseydin seni ben bırakırdım.”

“Çalışmama engel olmayacağını mı anlamalıyım bu sözlerden?”

“Elbette, çalışmak istiyorsan çalışabilirsin. Evlensek bile herkesin kendi özgür alanı olmalı. Birbirimizin tercihlerine saygı duymalıyız. Bu eli tuttuysam hakkını vermek isterim Asena!” Asena adamın ciddi ifadesi karşısında ne söyleyeceğini bilememişti. Sessizce testler yapılmış, sonrada hastaneden ayrılmışlardı. Arabada büyük bir sessizlik hakimdi. Sessizliğe daha fazla dayanamayan genç kız yana dönerek arabayı kullanan genç adama bakmıştı.

“Söyle ne söyleyeceksen, içinde durdukça kıvranıyorsun.” Erkan kıza bakmadan konuşurken Asena gözlerini kısarak söylenmişti.

“Şimdi ne olacak?”

“Ne gibi?”

“Evlendik, hem de yıldırım nikahıyla. Hiç düşünmeden. Evlilik bu kadar basit olmamalı.”

“Basit mi? Evlilik konusunda asla şaka yapmam. Sende ciddiye alsan iyi edersin.”

“Anladık, hemen celallenme,” Asena geriye yaslanırken Erkan derin bir nefes alarak sormuştu.

“Yarın seninle kalacağımız yere bakarız. Eminim seveceğin bir ev buluruz.” Erkan’ın sözleriyle Asena hızla ona dönmüştü.

“Konakta kalmayacak mıyız? Neden ev bakıyoruz?” Erkan kızın sözleriyle duraksamıştı.

“Konak kalabalık orada yaşamak istemeyeceğini düşündüm.”

“Yanlış düşündün. Aileni seviyorum. Bu yaşıma kadar tek başınaydım. Bundan sonra kalabalık içinde yaşamak istiyorum.”

“Ailem için evlendiğini düşüneceğim.”

“Ebette, senin kara kaşına kara gözüne hayran değiliz herhalde.” Erkan kızın sözlerine gülmemek için kendisini zor tutmuştu. Menekşe ailesiyle kalmaktan hoşlanmazdı. Bu yüzden çok kavga etmişlerdi. Düşününce ne kadar aptal olduğunu hissediyordu.

“Benim gözlerim ela, kara değil” Asena adamın sözleriyle şapşal bir şekilde ona bakmıştı. İfadesi o kadar komikti ki Erkan dayanamayarak kahkaha atmıştı. Genç kız adamın ahenkli gülüşüyle yutkunmuştu. Uzun zamandır onun böyle güldüğünü sanmıyordu.

“Daha sık gülmelisin.” Genç adam kızın uyarısıyla duraksamıştı. Yüzündeki gülümseme yavaş bir şekilde dinerken genç adam uzun zamandır gülmediğini fark etmişti.

“Konakta kalmak istediğine emin misin?” Erkan lafı değiştirerek sormuştu.

“Elbette, Sevim anne ve diğerlerini seviyorum. Bana kendi kızı gibi davranıyor. Baban ve ağabeyin güvenebileceğim bir dağ gibi.”

“Bundan sonra bir şey olduğunda arayacağın ilk kişi ben olacağım. Karımın benden önce babam dahi olsa yardım istemesini istemiyorum.” Asena adamın sözlerine sessiz kalmıştı. İçten içe içi huzurla dolarken başını yan tarafa çevirerek geride bıraktıkları yolu izlemeye başladı. Sessiz devam eden yolculukla okula kadar varmışlardı. Akın’ı alarak konağa döndüklerinde konakta hummalı bir hazırlık yapılıyordu. Sünnet düğünü için çalışan sayısı arttırılmış, düğün için gelen aile üyeleri ve çocukları konak ana-baba günü gibiydi.

“Hoş geldiniz? Siz birlikte miydiniz?” Sevim hanım arabadan inen yeni çifte gülümseyerek bakarken Asena ilk kez kadından utandığını hissetmişti.

“Hastaneden geliyoruz anne, nikah için gerekli testleri yaptırdık.”

“Öyle mi? Abinler çalışma odasında yanlarına git.” Erkan karısına kısa bir bakış attıktan sonra annesinin yanağını öperek çalışma odasına doğru ilerlemişti. Asena kolunu Akın’ın omzuna atarak yanağını okşadı.

“Acıktın mı Akın, birlikte mutfağa gidelim mi?”

“Kızım sen yorulmuşsundur ben yediririm çocuğu.” Sevim hanım Asena’nın boştaki elini tutarak gülümsemişti.

“Anne sen benden daha yorgunsun. Biraz dinlensen mi artık. Konakta bunca insan var sen neden bu kadar yoruluyorsun.” Kadın şefkatle Asena’ya bakarken derin bir iç çekmişti.

“Çok şükür bütün evlatlarım yuvasını kurdu. Bir Gül’üm kaldı onu da hayırlısıyla bir yuvasını kurduğunu görsek.”

“Anne ben böyle iyiyim, dizinizin dibinden ayrılmayacağım.” Gül annesinin boynuna sarılırken Asena anne kıza imrenerek bakmıştı.

“Öyle deme kızım bak kardeşlerin hepsi evlendi, yuvasını kurdu. Çocukları var sende anne olmak istemez misin?” Gül annesinin yanaklarını öperek gülmüştü.

“Nasip be annem, demek ki benim nasibim henüz gelmemiş.” Gül Asena’ya göz kırparken Akın elini sallayarak “Acıktım Asena abla, hadi gidelim,” dedi. İkili mutfağa giderken Sevim Hanım derin bir iç çekti.

“Ee Sevim sultan gönlüne göre bir gelin buldun, nasıl hissediyorsun?”

“Çok şükür kızım, abin bir daha evlenmeyecek diye çok korkuyordum.”

“Abimi karambole getirdiniz görmedim sanma. Gerçi yengem çok güzel, abim kayıtsız kalmayacaktır.”

“Elbette kalmayacak. Abin istemeseydi o nikahı kıyar mıydı? Bence kızı beğeniyor.”

“Beğenmemek mümkün mü? Yengem afet, Urfa’da güzelliği konuşuluyor. Abimin canı çok sıkılacak.”

“Sakin Erkan’ın yanında bundan bahsetme, biliyorsun kıskanç bir yapısı var. Kızı üzmesin.” Gül ağzına fermuar çekerken derin bir nefes almıştı. Etrafında mutlu aileler vardı. Üstelik en imrendiği çift merdivenlerden aşağıya iniyordu. Abisi ikinci evliliğinde mutluluğu yakalamıştı. Karısına aşkla bakan gözlerini izlemek büyük keyifti. Üstelik ağa olmasına aldırmadan karısına olan sevgisini göstermekten çekinmiyordu. Birçok yaşlı ağanın ağabeyini kınadığını biliyor, ağabeyinin onlara aldırış etmemesini hayranlıkla izliyordu.

“O muhabbetiniz bol olsun ağam! İşler yoğun bakıyorum.” Gül Erhan ve Çisem’e seslenerek gülmüştü. Erhan kız kardeşine bakarak göz kırpmıştı.

“Sağ olasın bacım, yengeni ikna edebilirsem sünnetten sonra tatile çıkacağız.”

“Gidin kızım niye kabul etmiyorsun?”

“Nasıl edeyim anne, çocuklar yeni sünnet olacak, iyileşmelerini bekleyeceğiz. Hem düğünümüz de olacak.”

“Sen onları dert etme yenge, birkaç günlüğüne gidin işte. Hem belki bana yeni bir yeğen yaparsınız. Malum sizden olanlar pek sevimli oluyor. Bebek severiz.” Çisem şaşkınlıkla gözlerini büyütürken Sevim hanımdan utanarak bakışlarını kaçırmıştı. Erhan ise karısının kızaran yanaklarına hayranlıkla bakarak kolunu omzuna atıp şakağını öpmüştü.

“Erhan ne yapıyorsun annenin önünde?”

“Karımı utandırma Gül, bebek sevmek istiyorsan evlen kendi bebeğini sev. Bize bu kadar çocuk yeter.” Erhan annesinin de başını öperek yanlarından ayrılırken kardeşinin sözlerine gülmüştü.

“Hiçbiriniz babama çekmedi, adam tek başına futbol takımı kurdu.”

“Sen iyice edepsiz oldun kızım, en kısa sürede senin çöpünü de bağlayacağım.” Sevim hanım kızına kızarak yanlarından ayrılırken Çisem endişeli bir şekilde kendisine bakan görümcesine imayla gülmüştü.

“Hadi hayırlı olsun görümce, annen seni evlendirmeyi kafaya koydu. Geçenlerde yine görücü gelmişti sana. Söylemedi deme, annen bu adaylara sıcak bakıyor.”

“Saçmalama yenge o ne demek. Tanımadığım biriyle evlenmem. Hem bende sevmek istiyorum.”

“Seversin işte, bir tanış çocukla. Duyduğuma göre talibin ağaymış.” Gül gözleri büyüyerek düşünmeye başlamıştı.

“Hangi ağa, kim? Yenge ortaya laf atıp kaçamazsın. Ben ağa falan istemiyorum.” Çisem’in peşinden koştururken çırpınışlarını izleyen ağabeyleri ona gülüyordu.


0***0


Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Bir sonraki bölüm olaylı ve aksiyonlu olacak gibi. Kendinize dikkat edin. En önemli şey sağlıktır. Salgın var ve sağolsun beni de pas geçmedi. En güzele emanetsiniz. 

Yorumlar

  1. Emeğine sağlık yazarım

    YanıtlaSil
  2. Cok ozlemisim kitabi kırk kere basa sarsamda bikmadigim kitaplar arasinda

    YanıtlaSil
  3. Özlemişiz geri dönmeye sevindim rabbim güzel günler göstersin

    YanıtlaSil
  4. Allahım yeni bölüm altın bulmuş kadar sevindim sanırım
    Ben asıl menekşeyi merak ediyorum ne yapacak duyunca gül kimin ile evlenecek onu nasıl bir aşk bekliyor bunlardan olaysız aşk çıkmaz

    YanıtlaSil
  5. Ellerine sağlık çok güzel bölümdü

    YanıtlaSil
  6. Allah sabırlar versin ,mekanı cennet olsun canım

    YanıtlaSil
  7. Hikaye kendini devam ettiriyor ,su gibi akıyor bence de gittiği yere kadar devam

    YanıtlaSil
  8. Seri olarak kitap olur inşaAllah ellerine yüreğine sağlık canım

    YanıtlaSil
  9. Daha Erkan ağa evlenecek sonra Gül var ve Ahmet'in karısı bir ayar istiyor pek gözüm tutmadı bence bu hikaye devam etse çok güzel olur

    YanıtlaSil
  10. Sabırsızlıkla yeni bölümü bekliyorum

    YanıtlaSil
  11. Geşmiş olsun ,sende en güzeline emanetsin

    YanıtlaSil
  12. Özlemişim harikaydı kalemine sağlık

    YanıtlaSil
  13. Canım başınız sağolsun Allah sabırlar versin

    YanıtlaSil
  14. Eline emeğine yüreğine sağlık yine güzel bir bölüm olmuş severek okudum

    YanıtlaSil
  15. Başınız sağ olsun canım Allah sabır versin

    YanıtlaSil
  16. Eline emeğine sağlık canım bölüm harika olmuş

    YanıtlaSil
  17. Allah rahmet eylesin mekanları cennet olsun inşallah

    YanıtlaSil
  18. Özlemişim bu çiftleri Gül ü isteyen acaba Merdan ağa olabilir mi emeğine yüreğine sağlık güzel bölümdü

    YanıtlaSil
  19. Ellerinize emeğinize güzel yüreğinize sağlık. Çok güzel bir bölümdü 🧿🍀

    YanıtlaSil
  20. Kalemine sağlık

    YanıtlaSil
  21. Gine güzel bir bölüm olmuş emeğine sağlık

    YanıtlaSil
  22. Harika mı harika bir bölümdü💓💓

    YanıtlaSil
  23. Ellerine emeğine saglik çok guzel olmuş 🥰👍👏👏👏🥰💖

    YanıtlaSil
  24. Başınız sağ olsun. Rabbim nurlar içinde yatırdım.

    Gül'ün nasibi de merdan olurmuş çok eğlenceli olurlar.😁 😁

    YanıtlaSil
  25. Gül senin nasibin de Merdan olurmuş😁 belki baban gibi takımı sen kurarsın. 😁Ailenin eğlencesi olurlar valla.😁 Asena ,Erkan Ağa'nın etrafında kadın bırakmaz paralar . Merdan aileye girerse daha eğlenceli olur ya😄
    📌Bu arada aslında watsapta bir kanal açıp hikayeleri oradan yayınlamakta iyi olabilir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. olabilir aslında. Ama kelime sınırlaması yok mu onda?

      Sil
  26. Başınız sağolsun çok zor evden bir nefesin eksilmesi Allah sabır versin geldimi hep üst üste gelir zaten ben de önce babamı 1 yıl.sonra hem amcamı amcamdan 2 Ay sonra da kuzenimi kaybettim 2023 yılında elbistan depreminde tam 7 kuzenimi kaybettim ama Allah büyük acının da sabrını veriyor bize düşen kalan ömrü muzu güzel tamamlamak

    YanıtlaSil
  27. Bölüm okumayı özlemişim ya. Güle sanırım şu Merdan olacak Asenanın arkadaş. Asena ve Erkanı okumak güzeldi. Diğerlerini de okuyalım. Bu kitap hiç bitmesin istiyorum şahsen . Emeginize sağlık

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Teşekkür ederim...