“Abla önümüzü kapatıyorsun.”
“Melek çekil şuradan. Televizyon kadarsın.”
Melek iki adama sinirlenerek burnundan soluyunca, ikili birbirine baktıktan
sonra genç kıza döndü.
“Siz bizi evden mi attıracaksınız? Vedat çabuk
kıs şu televizyonun sesini. Sen de Ömer Bey, çok bağırma, ses tellerin zarar
görür maazallah.” Vedat ablasının bakışlarından ürkerek sesi kısarken Asaf
yerinden kalkarak genç kızın önüne dikildi.
“Birincisi bu evden kimse sizi atamaz. İkincisi
bana sesimi kısmamı söyleyemezsin. Üçüncüsü bir daha bana Ömer deme!” Asaf ve
Melek birbirine delici bakışlar atarken Vedat arada kalmamak için ayağa kalktı
ve sessizce salondan çıktı.
“Beni delirtme Ömer, komşuları rahatsız etmeye
hakkınız yok.” Asaf kendisine sadece ilk adıyla seslenen genç kıza bakarken
sıkıntıyla nefesini dışarı verdi. Melek’in ona sinirlenince Ömer dediğini fark
etti. Ya adının tamamını söylüyordu, ya da sadece Ömer adını kullanıyordu. Oysa
Asaf ismini tek olarak Melek’ten duymayı istediğini fark edince ne kadar da
şaşırmıştı. İyice genç kıza yaklaşarak gözlerini dikip Melek’e imalı bir
gülümseme gönderdi.
“Acıktım karıcım, yemek hâlâ hazır değil mi?”
Melek şaşkınlıkla onun kadife gibi çıkan sesini dinlerken Asaf genç kızı
tutarak televizyonun önünden çekti. Aynı anda da gol diye bağırınca Melek irkilerek yerinde sıçradı.
“Asaf!”
****
#KaraDuvak #Yakında #ParolaYayınları #Melek #ÖmerAsaf

Yorumlar
Yorum Gönder
Teşekkür ederim...